Nefsimiz ve Mertebeleri 7

7. Nefs-i Kâmile: Bu mertebede sâlik¸ nefsânâ sülûkun en yüce makâmına ulaşır ve “kâmil” sıfatını kazanır. Bütün güzel sıfatları ve marifet sırlarını kendinde toplamış olarak Allah’ın yeryüzündeki halifesi olur. Onu görenler ister istemez Cenâb-ı Hakk’ı hatırlar.

Bu mertebenin vehbî olduğu söylenir. Bu mertebedeki kâmilin zikri “kahhâr”¸ seyri “lillah”¸ âlemi “hakîkat”¸ hâli “bekâ bi’l-bek┸ mahalli “ahf┸ vâridi “kurbet”¸ şâhidi “ahadiyyetu’l-cem”dir. Nuru ise tüm renkleri câmi’ olan renksizliktir. Sâlikin böylece sülûkunun nefisle alakalı kısmını tamamladığı kabul edilir.

Özetle kişinin kendini bilmesi insanın¸ kendine¸ içine ve nefsine dönmesidir. Bu hâl tam mânâsıyla içe dönüş metodudur. İnsanın nefsini yani kendini tanıma işi¸ kendi gerçekliğini idrak bilincidir. Özne ve nesne konumunun ötesinde kişinin oluş seyrine bizzat katılımıyla doğrudan ilişkilidir.6 Çünkü her bir varlığın ilâhî zât ile ilişkisi dolaysız ve doğrudandır. Sûfî kendi derin hakîkatini gerçekleştirmek zorundadır ve bu da hakîkatin bilgisinin ilerlemesi veya daha ziyâde kendisindeki bilginin ilerlemesi sayesinde olacaktır.7

Sözlerimi Erzurumlu İbrahim Hakkı‘nın şu haklı tesbîtleriyle tamamlamak istiyorum:

“Beden bir merkeptir. Nefis onun binicisidir. Gaye Allah’ı bilmektir. Bir insan kendi beden ve nefsini idrak etmeden “Allah’ı bilirim” iddiasında bulunsa bu bir müflis gibidir. Yiyeceği¸ içeceği bulunmayan bir kimsenin şehir halkını ziyarete çağırmasına benzer. Onun için insana evvelâ kendi nefsini bilmesi sonra Allah’a yönelmesi gerekir ki; o zaman sevgiye¸ sevgilisine ve muradına nâil olabilsin. Çünkü kendini bilme¸ Allah’ı bilmeyi gerektirdiği gibi Allah’ı bilmek de O’nun sevgisine çağırır ve O’na kavuşmayı sonuçlandırır.”

 

Yazı : somuncubaba.net

Resim : kevser.com.tr

Ayrıca Kontrol Edin

Nefsimizi Tanıyalım

NEFS-İ RADİYE, NEFS-İ RAZİYE     Allah`tan razı ve hoşnud olan insan ruhu. Hayvani nefse (cana) …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir